Aheste Bir Ruhun Gözlemleri
YAVAŞ SEYAHAT
Kentleri turist telaşıyla gezenlerin değil, dünyayı eliyle koymuş gibi bulmak isteyenlerin kitabı.
Yavaş Seyahat'in İçeriğini
Keşfedin
Yiğit Özşener Yavaş Seyahat’i Anlatıyor
EDİTÖRÜN NOTU
“Yavaş Seyahat – Aheste Bir Ruhun Gözlemleri; “Nereye gideyim?” sorusuna cevap bulmanın ötesinde, “Gittiğim yerlere nasıl bakmalıyım?”ın bir cevabı.
Gaye Keskin
KENDİNE BİR PARİS BULAMAYANLARA
Paris, bir dönemin yazar ve sanatçılarının kendini gerçekleştirmek adına sıklıkla tercih ettiği bir kentti. Eğer bize gerçekten iyi gelen bir yer bulmayı başarabilirsek, oradaki insanlarla kurulacak yepyeni bağların orayı bizim Paris’imiz haline getirebileceğine inanıyorum çünkü insan yer yer beraberliğe ve aidiyete ihtiyaç duyabiliyor. Dönemin sanatçılarının Paris’i seçmelerinin en önemli nedenlerinden biri, oradaki canlı topluluktu. Birbirini besleyen, geliştiren, eleştiren, bazen tatlı bazen sert rekabet içinde oldukları meslektaşları vardı. Farklı disiplinlerden sanatçılarla bir arada olmanın, yani bir şekilde “evde” ve “kendi gibi insanlarla” bir arada olmanın konforu söz konusuydu.
YOLA ÇIKARKEN
- Karşılaşmalar ve Terbiyeli Gözler
“Yeterince dikkatli bakmayan gözlerin ne anlatacak bir hikâyesi olur ne de aktaracak bir deneyimi.”
- Duyularla Seyahat
“Çok okuyanın değil çok gezenin dünyasına dalmayı tercih ediyorum.”
- Kıssadan Hisse
“Hayatta yapmaktan keyif aldığınız şeylere gittiğiniz yerlerde devam edebilmekle, o yerin kendi rutinleri arasında güzel bir denge kurmak, daha stressiz ve derinlikli bir seyahat anlamına gelmez mi?”
MOLA
- Biraz da Berlin’i Konuşalım
“Dünyanın tüm kentlerinden daha yalnız insanlarıyla, işte uzanıyor Berlin.”
Tezer Özlü
GÜNLÜKLER
- Seyahat Güncesi
“Toskana’yı baştan başa tren camından gözlemleme şansı bulduysanız bilirsiniz ki bir yerlerden aniden bir tepe yükselir; kilisesi, evlerinin panjurları, servi ağaçları ve tüm bunları çevreleyen yüzyıllar öncesine ait duvarları derken siz her şeyi etraflıca ezberleme fırsatı bulamadan hepsi, trenin girdiği bir tünel sonrası güzel bir rüyadan dev bir gürültüyle uyanmışsınızcasına kaybolur gider.”
- La Via degli Dei (Tanrıların Yolu)
“Türkçesi Tanrıların Yolu olan La Via degli Dei, Bologna’dan Floransa’ya uzanan yaklaşık 130 kilometrelik bir doğa yürüyüşü rotasıdır. Apeninler ve dolaylarında seyreden rota boyunca hem Emilia-Romagna hem de Toskana bölgesindeki tarihi yapıları görme, milli parkları ziyaret etme, bölge halklarıyla kaynaşma ve karşınıza çıkan göllerde yüzme fırsatı bulabilirsiniz.”
- Penceremden Dünya
“Etrafta insana dair, insanı hatırlatan ya da insana ait hiçbir şey yok. Araba gürültüsü, telefon bildirimleri, sert kapanan kapılar; hiçbiri yok. Sadece kuşlar, tabiat kokusu ve gökyüzü var. Bu binaları buraya diken tür sanki hiç var olmamış, binalar topraktan büyümüş gibi.”
“Bir yere son bir bakış atamadan oradan ayrılmak, birine sarılmadan, öpmeden, ışıklardan karşıya geçişini izlemeden, hızlıca veda etmek gibi; yavan.
Gökhan Kutluer
/ Yazar
Röportaj & İncelemeler
Gökhan Kutluer'in yavaş seyahat üzerine düşünceleri ve deneyimleri, çeşitli gazete ve dergilerde yayınlanan röportajlarla geniş bir kitleye ulaşıyor. Burada Gökhan'ın yavaş seyahat felsefesi, gezginlerin derin bağlantılar kurma ve hayatı farklı açılardan keşfetme hikâyelerini içeren yazılı röportajları ve kitap incelemelerini bulabilirsiniz.
YAVAŞ SEYAHAT
Neler Söylediler?
Seyahat genellikle belli bir zaman dilimine sıkışan, genellikle de yaşamımızın büyük kısmını kapsayan iş dünyasından “kaçış” olarak pazarlanan bir eylem. Gökhan, bu koşuşturmacanın içinde bile durabileceğimizi, kendimizi ve çevremizi daha iyi anlayabileceğimizi, anın tadına varabileceğimizi öneriyor. Koşarken ruhumuz geride kalmasın diye. Başkalarının takip edelim diye yola bıraktığı çakıl taşlarını takip ederken, aynı çakıl taşlarını iç dünyamızın yollarına alçakgönüllülükle, kendimize has bir şekilde dizebileceğimizin ipuçlarını veriyor. Gökhan’ın kitabını okurken insan, daha önce gitmediği diyarların turist olarak fethedilecek yerler olmadığını, günlük yaşamıyla, coğrafyasıyla, insanları ve tüm varlıklarıyla, hikâyeleriyle, edebiyatıyla, hüznü ve kahkahasıyla sadece ziyaret edilecek, sadece bakılası, “burayı da gördüm” deyip bayrak dikilecek mekanlar değil; görülesi, görmekle kalmayıp içinde durulası mekanlar olduğunu anlıyor. Bir gün ya da bir an… Gökhan, her anın varlığımızda irili ufaklı iz bırakma potansiyeline teslim oluyor. Bırakın bazı şeyler eksik kalsın… Tamamladıklarınızın tadına varın. İyi okumalar…
Yiğit Özşener
OyuncuGökhan Kutluer, bu kitabında entelektüel derinliğini birkaç kat daha artırmış, bizlere seyahat tutkusu ve anlatım yetkinliğiyle mekanlar ve zamanlar ötesinden ulaşabilen bir modern çağ gezgini ve güçlü bir kalem. Yavaş Seyahat ve bir önceki kitabını ilgi ve beğeniyle okudum; her sayfada mutlaka altını çizecek, kendime not düşecek ayrıntılarla karşılaştım. "Çok gezen mi bilir, çok okuyan mı?" sorusunun yanıtını muhteşem bir şekilde verip ardındaki mantığı da hem yaşanmışlıkları, hem felsefi sorgulamaları, hem de edebi kıyaslamalarıyla veren, "kalbinden taşan heyecanı yürüyüş ritmine yansıyan hevesli çocuklar gibi koşar adım" paylaşan Kutluer, Türkiye'de çağdaş edebiyat çevresinde çok eksik olan gezginlik ruhunu bir gencin, hem de yılmaz bir gencin bakış açısından veriyor, Charles Baudelaire’in “şehir sokaklarının centilmen gezginleri”nden biri olduğunu gösteriyor. Bu kitabın ilk haftasında en büyük internet satış sitelerinde bir numaralı gezi kitabı haline gelmesi de aslında kitabın ve ardındaki güçlü kalemin etkisinin en doğal ve büyük göstergesi. Kutluer'in kitabında anımsattığı o İtalyanca deyiş gibi, “Magne che te passa!” deyişlerinin “Yiyince her şey yoluna girer”. Gezince, anlatınca, paylaşınca her şey yoluna girer. Kaleminize sağlık, okuru zaten çok bol, daha da bol olsun, yeni kitaplara patika olsun.
Menekşe Tokyay
/ Gazeteci"Didaktik üslup taşımadan okuyucuların zihninde yeni bir pencere aralamaya niyet etmiş, bizi günlüklerine ve elbette zihninin kıvrımlarına davet eden bir gezi kitabı." Bu cümle kitabı okurken aldığım ilk notlardan. İlk notlardan diyorum çünkü kitap her sayfada altını çizecek bir bilgi veriyor ya da kendiniz için not almanızı sağlayacak zihninizde yeni bir pencere açıyor. Alışılmışın dışındaki bu gezi kitabında üç günde beş ülke gezmeye dair öneriler yok. Aksine ziyaret ettiğimiz bir şehrin ruhuna usulca nasıl karışılır, gündemsiz uyandığımız sabahlar nasıl çoğaltılır buna dair bir yol tarifi var. Gökhan Kutluer'in öykü ve biyografinin ardından gezi türünde yazmış olması onun türler arasında gezinen esnek ve güçlü kaleminin habercisi. “Yediğin içtiğin senin olsun, bize gördüklerini anlat” sözüyle zıtlaşan Kutluer, yeni tanıştığı insanlarla bir araya geldiği bir akşam yemeğini ya da tek başına yediği bir öğle yemeğini incelikle aktarsa da içinde bulunduğu atmosferi hissetmeyi hayal gücümüze bırakıyor. “Yavaş Seyahat Aheste Bir Ruhun Gözlemleri”ni sadece bir seyahat kitabı olarak görmek azımsanmayacak bir haksızlık olur. Kitapta yaşama ve düşünme biçimine dair çizilmiş bir kroki var.
Seda K.
/ GazeteciYavaş Seyahat kitabının yazarı ile başka zamanlarda ve başka mekânlarda olmamıza rağmen aynı bakış açısı ile geziyor olmak oldukça keyifliydi. Yeryüzünün tamamını evim gibi hissettiğim son birkaç yılda bu kitap sayesinde hislerime ifade buluyor ve gezerken yanımda iyi bir dostla adımlıyordum sokakları. Bir ‘gezgin’ olma halinin dışında da yaşama dair derin farkındalıklar ve zihinde ışıldayan yıldızlar kazanacaksınız. Gezi notlarında yazarın sizi kendi atmosferine davet etmesiyle birlikte nerede olursanız olun kitabı okurken birçok yeri gezebiliyorsunuz. Okuru bol olsun, kelimeleri kıymet bilenlerle buluşsun dilerim.
Erva K.
/ Yazar"Evet, tam da tahmin ettiğiniz gibi günün sonunda bizi yerimize sabitleyen birer köke dönüşen tüm bu karşılaşmalar; biz yer değiştirmeye hevesli olmadığımız müddetçe önemsiz birer rutine dönüşme ihtimali taşıyor." Sadece bir seyahat kitabı değil. Adım attığımız her yerde kişinin kendine özüne, köküne doğru yaptığı yavaş ve aheste bir yürüyüş yolculuğu bulmasını sağlıyor. Günlük notları bölümünde sizde yazarla birlikte geziyor, aynı masaya oturuyorsunuz. Belki de hiç görmediğiniz o yerlerde kendi içinizde unuttuğunuz bir anı hatırlıyorsunuz.
Serenay İ.
/ Oyuncuİlk İtalya seyahatim öncesi araştırma yaparken ‘Türkiye’den Gitmek’ isimli kitabı ile karşılaştım. Ancak kitabı İtalya seyahatim dönüşü okumak istedim çünkü italya ile ilgili anılarımı bir kez de kitap aracılığıyla pekiştirmek istedim. Yazarın yeni kitabı ‘Yavaş Seyahat’ de yine bir İtalya seyahatim sonrası yayınlandı ve ben yine aynı hevesle kitabı okumaya başladım. Kitabı okurken bir kez daha İtalya sokaklarında dolaştım ve bazı yerlerde “Aa evet ben de bunu gördüm, yaşadım” diyerek yazarın satırlarına ortak olabildim. Bu kitap sayesinde ‘Tanrıların Yolu’ isimli yeni bir İtalya rotam oluştu. Umarım kitapta anlatılan güzellikleri yaşamak bana da nasip olur.
Sedat D.
/ OkuyucuKitaptaki tanımıyla kendi de flanör yani gezgin olan yazar gezilerini anlatırken flanörün portresini çiziyor. Gezmek sadece başka bir mekana geçmek değil yazar için. Bir şehre gittiğinde, aynı sokakları farklı zamanlarda yürüyerek mimarinin tadını çıkarıyor, sokakları kokluyor, dinliyor. Karşılaştığı insanlar üzerinden mekanın derinlerine iniyor. Onun için yol, yoldakilerle yol oluyor. Yazar özenti, şıpsevdi bir turist değil. Yola dair derin bir felsefesi ve ilham veren kalitesi okudukça okuyucuyu sarıyor. Kitabı okuduktan sonra, nerede yaşıyor olursanız olun, o yere meraklı bir turist gibi bakmaya, orası için daha çok zaman ayırmaya başlayacaksınız.
Kamil M.
/ Okuyucuİster geziye merakınız olsun, ister olmasın. Sevgili Gökhan Kutluer, gördüklerini, hissettiklerini, deneyimlediklerini ruhunun derinliklerinden çıkan kelimelerle en güzel şekilde bizlere aktarıp, oturduğumuz yerden ayrılıp başka bir gökyüzüne bakma isteğini arşa çıkarıyor. Üstelik bunu öyle bir güzel dille anlatıyor ki duygularını sıralarken yanı başında onunla bu yolculuğa eşlik ediyormuş gibi hissediyorsunuz. Hiç sıkılmadan, bir kaç günde bitireceğiniz, sık sık not alacağınız bu kitap, kitaplığınızda mutlaka yerini almalı.
Aydan Y.
/ OkuyucuOldum olası seyahat kitaplarını çok sevmişimdir. Bu kitap diğer seyahat kitapları gibi "şurada şu yenir" tarzında değil. Tamamen duygulara hitap eden seyahatin insanın ruhuna dokunan noktalarına değiniyor. Okurken kendinizi iyi hissediyor o duyguya giriyorsunuz. O yüzden alın okuyun. Sonra teşekkür edersiniz. 🙂
Onur K.
/ OkuyucuMerak duygusu körelmiş, seyahat etme arzusunu ertelemiş kimseler için ufuk açıcı, samimi ve sürükleyici bir kitap… Kitapta kullanılan akıcı dil sayesinde kitap boyunca dikkatiniz ve merakınız diri kalıyor. Yazar da okuyucunun bu dikkatini ve merakını yaşadığı tecrübeler ve paylaştığı bilgilerle karşılıksız bırakmıyor. “Günlükler” kısmında yazarın yerine geçip, tüm yaşananları kendiniz yaşamış gibi hissedebilirsiniz. Yazarın bu kitabının özellikle gençler için seyahat, keşfetme, yeniliklere açık olma, zorluklarla mücadele etme gibi konularda ilham verici olduğunu düşünüyorum.
Burak B.
/ OkuyucuYazarın üçüncü kitabı öncekilerden biraz farklı olarak bu kez özyaşam öyküsüne yeni insanları katıyor. Her bir yeri anlatırken orada yaşadığı anılar bu kez ikili sohbetlerle canlanıyor. Farklı kültürlerde bir nesnenin ya da bir duygunun ne çağrıştırdığını görüyoruz. Kitabın sayfalarında ilerlerken Pavese bize göz kırpıyor sanki. İtalya’ya seyahat ve bu güzel ülkenin şehirlerini lokantalarıyla keşfetmek isteyenlere özellikle öneririm. Tabi yazarın ilk iki kitabını okuyup bu son kitabını okumak sözünü ettiğim lezzetin doruklarına sizi götürecektir.
Serkan S.
/ OkuyucuVideo Röportajlar
Gökhan Kutluer'in yavaş seyahatle ilgili derinlemesine sohbetlerine katılın. Bu röportajlarda, farklı bakış açıları ve kişisel hikâyeler aracılığıyla yavaş seyahatin anlamını keşfedeceksiniz. İlham verici bu videoları izlemek için tıklayın.
Galeri
Bu galeri, Gökhan Kutluer'in yavaş seyahatleri sırasında yakaladığı anıları sunuyor. Her fotoğraf, keşiflerin, yerel kültürlerin ve doğanın güzelliklerini yansıtıyor. Seyahatin anlamını derinlemesine keşfetmek için bu anılara göz atın. Keyifli seyirler!
Şimdi Satın Al
Gökhan Kutluer'in yavaş seyahate dair derinlemesine bakış açısını keşfetmek ve bu benzersiz deneyimleri kendi yolculuklarınıza dahil etmek ister misiniz? Aşağıdaki seçeneklerden kitabı satın alabilirsiniz. Her bir sayfasında, yavaş seyahatin getirdiği huzuru ve keşiflerin tadını çıkaracak, kendi seyahatleriniz için ilham bulacaksınız. Hayatın hızını düşürmek ve anda kalmanın keyfini çıkarmak için bir adım atın.
Mesaj Gönderin
Gökhan Kutluer'e ulaşmak ve düşüncelerinizi paylaşmak, sorularınızı sormak, geri bildirimde bulunmak veya sadece sohbet etmek için aşağıdaki formu doldurarak mesajınızı iletebilirsiniz.